Kendi Evini Dekore Etmeye Çalışan İnsanların Yaptığı En Büyük 10 Hata

Ev dekorasyonuna kendi başınıza başlarken nelere dikkat etmeniz gerektiğini biliyor musunuz? Yaygın yapılan ev dekorasyonu hataları ve çözümlerini bu içerikte sizin için derledik!

Evini kendi zevkine göre dekore etmek isteyen pek çok kişi, sürece heyecanla başlasa da farkında olmadan bazı hatalar yapabiliyor. Plansız adımlar, yanlış ölçümler, renk uyumsuzlukları ve işlevsiz mobilya seçimleri gibi detaylar; sonunda hayal ettiğiniz evin görünümünden uzaklaşmanıza neden olabilir.

Bellona editör ekibi olarak bu içeriğimizde, evinizi kendi başınıza dekore etmeye çalışırken kaçınmanız gereken en büyük 10 hatayı ele alacağız. Dekorasyon sürecine başlamadan önce göz atacağınız bu önerilerle, yaşam alanlarınızı çok daha işlevsel ve estetik hale getirmek için ilk adımı birlikte atalım!

Köşe Koltuk: Rahatlığı ve modern tasarımı bir araya getiren köşe koltuk modelleri ile evinizi güzelleştirin! İnceleyiniz.

Ev Dekorasyonunda Sık Yapılan Hatalar

• Plan yapmadan dekorasyona başlamak
• Doğru ölçü alınmaması
• Aydınlatma unsurlarının göz ardı edilmesi
• Uyumlu renk paleti kullanmamak
• Aksesuarların aşırıya kaçması veya az kullanımı
• Fonksiyonellikten çok görselliğe odaklanmak
• Yanlış halı ve perde seçimi
• Duvarların boş veya aşırı dolu bırakılması
• Mobilya yerleşiminde dengesizlik
• Kişisel tarzdan uzaklaşmak

1) Plan Yapmadan Dekorasyona Başlamak

Ev dekorasyonu sürecine heyecanla başlamak elbette anlaşılır bir durum. Ancak aceleci davranarak dekorasyon planı yapmadan harekete geçmek hem zaman hem de bütçe açısından olumsuz sonuçlar doğurabilir. Plansız ev dekorasyonu bazen uyumsuz mobilya seçimleri, yetersiz depolama alanları ve karmaşık bir stil ortaya çıkarır.

Dekorasyon sürecine başlamadan önce mutlaka bir ön hazırlık yapmalısınız. Evinizin hangi bölgesini yenileyecekseniz o alanın ölçülerini almak, ihtiyaç ve önceliklerinizi belirlemek ve tarzınızı netleştirmek işinizi kolaylaştıracaktır. Ayrıca ilham panoları oluşturarak oturma grupları ve aksesuarlar arasında stil tutarlılığı sağlayabilir, alışveriş öncesi gereksiz harcamaların önüne geçebilirsiniz.

Önerimiz; işe daima bir planla başlamak. Başarılı bir iç dekorasyon için ilk adım her zaman iyi bir planlamadır.

2) Doğru Ölçü Alınmaması

Dekorasyonun en kritik ama en sık göz ardı edilen adımlarından biri, doğru ölçü almaktır. Özellikle mobilya yerleşimi yaparken alanın ölçülmemesi; odada darlık, geçiş alanlarının tıkanması ve orantısız bir görünüm gibi sonuçlara yol açar. Mobilya ölçüleri ile yaşam alanınızın uyumlu olması hem estetik hem de fonksiyonel bir dekorasyon için büyük önem taşır.

Örneğin; salon için alınan büyük bir köşe koltuk, yeterince ölçülmeden seçildiyse pencere önünü kapatabilir ya da odanın havasını sıkıcı hale getirebilir. Aynı şekilde halı ölçüsü, sehpa konumu veya TV ünitesi gibi detaylar da önceden hesaplanmalıdır.

Ev dekorasyonu yaparken yalnızca mobilyanın yerleştirileceği alanı değil; kapı açıklıkları, duvar çıkıntıları ve geçiş mesafeleri de mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Önerimiz; dekorasyon sürecinin ikinci adımında metreyi elinize almanız!

3) Aydınlatma Unsurlarının Göz Ardı Edilmesi

Ev dekorasyonu yapılırken çoğu zaman estetik unsurlar ön planda tutulur, ancak aydınlatma düzeni geri planda bırakılır. Oysa ki doğru aydınlatma tasarımı mekânın hem kullanım kolaylığını hem de görsel algısını doğrudan etkiler. Yetersiz ya da yanlış konumlandırılmış ışık kaynakları, odanızı olduğundan daha küçük, soğuk ve işlevsiz gösterebilir.

Örneğin yatak odası için sadece bir tane tavan lambası yerine katmanlı aydınlatma ile farklı ışık kaynaklarını bir arada kullanmak, çok daha dengeli bir atmosfer yaratır. Diğer odalarda da kullanabileceğiniz lambader, masa lambası, duvar aplikleri ve gizli LED aydınlatmalar hem dekoratif bir görünüm sağlar hem de ihtiyaç anında ideal ışığı sunar.

Önerimiz; dekorasyon planınızı oluştururken aydınlatma unsurlarına da mutlaka yer ayırmanız. İyi bir ışık planlaması evinize hayat katar.

4) Uyumlu Renk Paleti Kullanmamak

Ev dekorasyonunda renk seçimi, alanın genel havasını belirleyen en güçlü etkendir. Ancak plansız ve rastgele yapılan renk tercihleri, göz yorucu ve dengesiz bir görünüm yaratabilir. Genç ve çocuk odası gibi hassasiyet isteyen alanlarda da uyumlu renk paleti kullanılmadığında mobilyalar, duvarlar ve aksesuarlar arasında stil bütünlüğünü sağlamak zorlaşır.

Dekorasyona başlamadan önce mutlaka bir ana renk belirlenmeli; ardından bu tona uygun tamamlayıcı ve nötr renklerle kombin yapılmalıdır. Örneğin sıcak tonlu mobilyalarla açık bej ya da grej duvar renkleri uyum içinde olurken, soğuk tonlu aksesuarlarla modern bir denge sağlanabilir.

Ayrıca duvar boyası, perde, halı ve koltuk gibi büyük yüzeylerde kullanılan renklerin birbiriyle çatışmaması çok önemlidir. Önerimiz, dekorasyon öncesi küçük bir renk paleti çalışması yaparak evinizde bütünsel bir uyum yakalamanız yönünde.

5) Aksesuarların Aşırıya Kaçması veya Az Kullanımı

Ev aksesuarları yaşam alanlarına karakter kazandıran, tarzı vurgulayan ve dekorasyonu tamamlayan önemli unsurlardır. Bu öğelerin dengesiz kullanımı, dekorasyonun bütünlüğünü bozar. Aşırı aksesuar kullanımı alanın kalabalık ve dağınık görünmesine neden olurken yetersiz aksesuar kullanımı da evi soğuk ve kişiliksiz gösterebilir.

Dengeli aksesuar yerleşimi, mekânın estetik dengesini korurken fonksiyonel detayları da ön plana çıkarır. Örneğin tamamlayıcı ürünler ile birlikte birkaç şık yastık, uyumlu tablolar, zarif bir vazo ya da dekoratif bir ayna, ortamı hem sıcak hem de şık gösterebilir.

Önerimiz, aksesuar seçiminde sadelik ve denge ilkesini benimsemeniz. Ev dekorasyonunda denge, yalnızca mobilyalarda değil; küçük dokunuşlarda da büyük fark yaratır.

6) Fonksiyonellikten Çok Görselliğe Odaklanmak

Şık bir ev ortamı oluşturmak elbette herkesin isteği. Ancak yalnızca görsel estetik üzerinden hareket ederek fonksiyonelliği göz ardı etmek, günlük yaşamda çeşitli zorluklara neden olabilir. Ev dekorasyonunda işlevsellik, yaşam alanlarının kullanım kolaylığı ve konfor düzeyi açısından büyük önem taşır.

Sadece şık görünüyor diye tercih edilen bir koltuk, otururken rahatsız edici olabilir. Ya da minimal bir sehpa, kullanışsız yüzey alanı nedeniyle sürekli dağınıklık yaratabilir. Dekoratif mobilya seçimleri kadar ergonomi ve kullanım amacına uygunluğu da göz önünde bulundurulmalıdır.

Önerimiz; dekorasyon kararlarını verirken hem estetik hem de pratik detayları birlikte değerlendirmeniz. İdeal bir yaşam alanı dekorasyonu göze hitap ettiği kadar hayatı da kolaylaştırmalıdır. Alternatif ürünleri incelemek için TV Koltuğu & Baba Koltuğu modellerine göz atabilir, yaşam alanlarınıza ekstra konfor ve işlevsellik kazandırabilirsiniz.

7) Yanlış Halı ve Perde Seçimi

Halı ve perde seçimi, ev dekorasyonunda hem tamamlayıcı hem de belirleyici bir rol üstlenir. Çoğu zaman bu iki unsur, son aşamada ve aceleyle seçildiği için dekorasyonda uyumsuzluklara yol açar. Yanlış halı seçimi veya perde uyumsuzluğu, alanın genel havasını bozar ve şıklığı gölgede bırakır.

Örneğin desenli bir sandalye takımının yanında yine desenli bir halı tercih edilmesi göz yorucu bir etki yaratabilir. Ya da kısa perde kullanımı, tavanı olduğundan daha alçak göstererek odanın ferahlığını azaltabilir. Bu yüzden perde boyu, halı ölçüsü, renk ve doku seçimi dikkatle yapılmalıdır.

Önerimiz, dekorasyon planınızı yaparken halı ve perde uyumu konusunu baştan ele almanız. Uyumlu, kaliteli ve işlevsel seçimlerle yaşam alanınızı hem estetik hem de dengeli kılabilirsiniz.

8) Duvarların Boş veya Aşırı Dolu Bırakılması

Duvar dekorasyonu, mekanın ruhunu yansıtan önemli bir detaydır. Ancak duvarların ya tamamen boş bırakılması ya da aşırı dolu ve karmaşık şekilde dekore edilmesi, odanın dengesini bozabilir. Her iki durum da estetik açıdan eksik ya da yorucu bir atmosfer yaratır.

Boş duvarlar, özellikle geniş ve sade alanlarda soğuk ve tamamlanmamış bir izlenim verir. Öte yandan fazla tablo, raf ya da aksesuar kullanımı, alanın sıkışık ve düzensiz görünmesine neden olabilir. Bu yüzden sadece dresuar da kullansanız duvar dekorasyonunda denge ve sadelik çok önemlidir.

Önerimiz ise duvarlarda dekoratif objeleri doğru oranda ve uyumlu şekilde kullanmanız. Seçtiğiniz tablolar, aynalar veya raflar ile mekânda hem şıklığı hem de ferahlığı yakalayabilirsiniz.

9) Mobilya Yerleşiminde Dengesizlik

Ev dekorasyonunda mobilya yerleşimi estetik ve fonksiyonel açıdan büyük önem taşır. Yanlış veya dengesiz mobilya düzeni, yaşam alanlarının kalabalık veya boş görünmesine yol açar. Bu durum, mekanda hem hareket kısıtlamalarına hem de görsel rahatsızlıklara sebep olur.

Özellikle oturma odası, salon gibi sosyal alanlarda mobilyaların dengeli ve uyumlu yerleştirilmesi gerekir. Koltuklar, sehpalar ve aksesuarlar arasında ideal mesafe korunmalı, odanın büyüklüğüne uygun ölçülerde mobilyalar seçilmelidir. Ayrıca odanın doğal ışık kaynaklarına göre mobilya konumu da göz önünde bulundurulmalıdır.

Bu konudaki önerimiz; mobilya yerleşiminde denge ve fonksiyonelliği ön planda tutmanızdır. Böylece eviniz hem kullanışlı hem de şık bir görünüme kavuşur.

10) Kişisel Tarzdan Uzaklaşmak

Ev dekorasyonunda kişisel tarz yaratmak, yaşam alanınızı size özel ve rahat kılmanın temelidir. Ancak popüler trendlerin ya da başkalarının zevklerinin etkisiyle kendi stilinizden uzaklaşmak, evinizin samimiyetini ve özgünlüğünü yitirmesine neden olur. Kişisel tarzı yakalamak dekorasyon sürecinden keyif almanızı sağlarken evinizi de gerçek bir yuva haline getirir.

Trend mobilya ve aksesuarlar önemli olsa da onları kendi zevkinize ve ihtiyaçlarınıza göre yorumlamalısınız. Sevdiğiniz renkler, koleksiyonlarınız ya da anlamlı objeler, dekorasyona sıcaklık ve karakter katacaktır.

Size ev dekorasyonunda bahçe mobilyaları da dahil olmak üzere kişisel dokunuşlarınızı ön planda tutmanızı öneririz. Çünkü en güzel dekorasyon, sizin ruhunuzu yansıtan ve sizi mutlu eden dekorasyondur.